28 Nisan 2011 Perşembe

Tavsiye Edebileceğim Kitaplar

Epeydir aklımda okuduğum kitapları burada paylaşmak vardı.

İşte tavsiye edebileceğim kitaplar;


TUBİTAK yayınlarını seviyorum, çizgiler, ifadeler çok farklı.Yaren'in bir dönem yoğun yaşadığı korku süreci için alıp okumuştum bu kitabı.



Çok beğendim bir kitap. İşte Yaren tam da bunu yapıyor, demek ki tüm bunlar normalmiş deyip, endişelerimden kurtaran bir kitap. Çok güzel çözüm önerileri de var. Şiddetle tavsiye ederim.




Sanatsal gelişim açısından çok şey öğrendim diyebilirim. En önemlisi de resim yaparken özgür olması gerektiği, boyama kitaplarını önüne koymanın çok yanlış olduğunu öğrendim. Şimdi kalemleri ve büyük resim defterlerini ya da renkli kartonları önüne koyup sadece onu seyrediyorum. Bu kitabı da kesinlikle öneriyorum.


Veee şuanda elimde okuduğum henüz biteremediğim bir kitap, diğer kitabın devam serisi. Bunu da okumalısınız derim.

Büyümek

Kızımın büyüyüşüne an be an tanık olmak çok farklı bir duygu. Artık cümleler kurabiliyor, şarkı söyleyebiliyor.

Ehh, sinirlendiği zamanlar da oluyor tabii, onu da sakinlikle atlatmaya çalışıyoruz.

En favori oyunumuz top oynamak, traplende zıplamak, evde ise koltuklarda ve yataklarda zıplamak, oyuncak market arabası ile evin içinde alışveriş oyunu oynamak.

Montessori grubumuzdan öğrendiğim ve paylaştığımız aktivitileri de zaman zaman yapıyoruz ama bunlar kısa süreli oluyor. Çok ısrarcı olmuyorum, top oynamak ise istediği bıkana kadar evde ya da dışarda top oynuyoruz.

 Her çocuk kendine göre o kadar farklı ki bunu çok net anladım artık. Siz istediğiniz kadar kendinizi bilgilerle donatın, oyunlar öğrenin ve öğretmeye çalışın, aktivitiler kurgulayın, ama istekler değişebiliyor.





En güzel hali, banyo sonrası :)

5 Nisan 2011 Salı

Aile İçi İletişim Seminerleri " Çocuk Olmak ve Pozitif Disiplin"

Montessori grubu ile tanışmamın ardından tanıdım sevgili Irazı’ı. Bloğunu yakından takip ediyordum. İstanbul’da ve başka şehirlerde verdiği “Aile İçi İletişim Seminerlerini” ilgiyle izliyor ve Adana’da olmam nedeni ile de bu seminerlere katılamadığım için üzülüyordum.

Ama Sevgili Sedef Uncu AKI’nın da girişimiyle, Iraz Ayşegül TOROS, 03 Nisan Pazar Günü Adana’da da bir seminer verdi. Çok güzel ve çok verimli bir seminer oldu.

Seminere katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum.

Elimden geldiğince notlar almaya çalıştım. Seminer Annem ile birlikte gittim. Ona sadece gelmek ister misin diye sordum, o da çok istekli bir şekilde “Tabii gelmek isterim dedi”

Seminerin tek anneannesi ve en yaşı ilerde olanı idi annem. Canım annemi çok seviyorum. Üç çocuk yetiştirdikten sonra bile istekle bu seminere gelip, Yaren’le ilgili daha iyi ne yapabilirim çabasında ve merakındaydı.

İşte seminerden notlar:

Semineri’n ana teması “Çocuk Olmak ve Pozitif Disiplin” idi.

Çocuğunuzla ilişkinizde sınır koymakla ilgili bir belirsizlik ve kararsızlık mı yaşıyorsunuz?

Ne zaman “hayır” diyeceğinizle ilgili aklınız karışıyor mu?

Çocuğunuz söz konusu olduğunda kural koymakla ilgili sorunlar yaşıyor musunuz?

Sevgili Iraz, tüm bu soruların cevabını aktardı bize

• Evde mutlaka kurallarımız ve sınırlarımız olmalı. Ama bu sınırlardan bu kurallardan beklentilerimiz çok önemli

• Çocuklarımızın anne ve babası olmalıyız, arkadaşı değil. Onun zaten çevresinde yaşamı boyunca pek çok arkadaşı olacak. Ama bir annesi ve bir babası var sadece. Bu bilinçle onlarla ilişki kurmalıyız.

• Anaokulu seçimi çok önemlidir. Çocuğunuz anaokuluna yazdırırken mutlaka öğretmeniyle tanışın ve sorgulayın.

• Ödül ve ceza olmamalı

• Siz onları cezalandırırsanız, onla da sizi cezalandırır.

• Pozitif Disiplinde: Seçenek sunma, Düzenli Çevre, Mantıklı sonuçlar, çocuğa odaklanmak, çocukların mutsuzluklarına zaman zaman katlanabilmek ve koşulsuzluk önemli

• Çocuklarla iletişimde net olunmalı, karmaşık cümleler kullanılmamalı

• “Beni üzme” gibi mesaj vererek onu tehdit etmemeliyiz.

• Güvenilir bir çevre yaratmalıyız

• Yanlıştan önce doğruyu göstermeli, güzellikleri ön plana çıkarmalıyız

• Çocuklarımızın yanında asla tartışmamalıyız

• Onları aşırı uyarmamalıyız, merakını bastırmamalıyız. Bırakın dokunsunlar, bırakın incelesinler

• “Hayır” kelimesini iyi test etmeliyiz. Ne kadar önemli bunu demek, sorgulamalıyız.

• Sabır, Sabır ve Sabır…. Bu çok önemli

• Çocuklar özgürce hareket etmeli, zıplamalı ve koşmalı. Onların hareketlerini engellememeliyiz

• Bedensel tüm ihtiyaçlarını karşılamalıyız.

• “Aferin” sözcüğünü çok sık kullanmamalıyız. Yoksa hep bizden bir onay beklerler.

• Süreci onaylayın, sonucu değil.

• Heyecanlarını hep paylaşın

• Çocuk ceza ile öğrenmez. Ceza bir korku sürecidir. Her ceza kişiliği alçaltır.

• Çocukların hızına saygı duymalıyız. Müdahale etmemeliyiz.

• Konuşurken ve oynarken onların hizasında olmalıyız.


Alabildiğim kısa notlar bunlardı.

Sevgili Iraz’a ve bu seminer için tüm emeği geçenlere tekrar teşekkür ederim.

Bunlar da İlginizi Çekebilir:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...